Sureler

Göster

Bakara Sûresi 59. Ayet

فَبَدَّلَ الَّذٖينَ ظَلَمُوا قَوْلاً غَيْرَ الَّذٖي قٖيلَ لَهُمْ فَاَنْزَلْنَا عَلَى الَّذٖينَ ظَلَمُوا رِجْزاً مِنَ السَّمَاءِ بِمَا كَانُوا يَفْسُقُونَࣖ

59- Fakat o zâlimler kendilerine söylenen o sözü başka bir sözle değiştirdiler. Biz de yaptıkları bu suçun karşılığı olmak üzere, gökten o zâlimlere azap indirdik.

 

Yüce Allah’ın verdiği aklı, mantığı, izanı, yorum gücünü, O’nun istediği, râzı olduğu biçimde kullanmamak, adaleti kötüye kullanmak zulüm olduğundan Cenâb-ı Hakk sözü değiştirip tevbe etmeye kibreden bu güruhtan iki kere zâlim unvanı ile bahsetmiş.

Fasıklıklarını da ilave ederek (zemmi tekit) gökten gelen semavi afatı hak kazandıklarını, kıyâmete dek gelmiş gelecek kimselere alemi ibret için ilan buyurmuş.

Padişahın buyruğunu derhal yerine getirmemek, yerine değiştirip çarpıtmak, hatta alaya almak tabii ki büyük cezayı gerektirir.

Hele bunların yaptıkları... Denizi kuru yol yapıp sizi Firavun ve ordusundan kurtararak onları aynı suda boğup her şeylerine sizi varis kılacak, sizi yıllarca özel imkanlarla bakıp besleyecek, sizi mukaddes şehre yerleştirmek için imkanları seferber edecek, siz emredilen secdeyi yapmayacak, ‘Bizi affet’ demeniz istenirken sözü değiştirip (hıtta yerine hınta şeklinde) bize buğday ver, deme küstahlığında bulunacaksınız. Bu kat kat zulüm, bu haddi aşış, bu fısk u fücur ilâhi gazabı çeker. Belaların yağmasına sebep olur.

✾ ✾ 

O zâlimler kapıdan girer girmez, dünya derdine düşerek Allah'ın emrini değiştirmeye ve bozmaya kalkıştılar. Bunun üzerine biz de sözü değiştiren zâlimlerin başlarına yukarıdan korkunç ve iğrenç bir azap indiriverdik, çünkü fısk içinde yüzüp gidiyorlardı, günah işliyor ve çığırdan çıkıyorlardı.

Bunu yapanlar ve bu azaba uğratılanların, bir güruh olduğu anlaşılıyor. Çünkü bütünü için ‘değiştirdiler’ buyurulmayıp, ‘O zulmedenler değiştirdiler’ buyurulmuştur ki, içlerinden bir kısmı demektir. Nitekim A'râf sûresinde (A'râf, 162) ‘ مِنْهُمْ ’ kaydı vardır ki, onlardan bir kısmı demektir. Rics, esasen ‘rics’ gibi tiksinilen pis ve murdar şey demek olup, bundan azap ve ukûbet mânâsına da kullanılmıştır. Tenvin tehvil (korkutmak) içindir. Fısku fücur işlemenin akıbeti işte böyle murdar azaplarla mahvolup gitmektir.


Belâğat

 

فَبَدَّلَ الَّذٖينَ ظَلَمُوا  ’ ism-i zahir, zamir yerine konulmuş ki, işin çirkinliği mübalağa edilsin.