99- Andolsun biz sana apaçık âyetler indirdik. Onları fasıklardan başkası inkar etmezler.
Genel ifadelerden sonra Habibi Kibriyasına özel olarak, onun asrına, onun ümmetine hitap ediyor, ‘Biz azimüşşan sana açık deliller getirdik. bunları ancak fasık olan inkar eder.’
Kur’an’da Cenâb-ı Hakk’ın kendi için kullandığı ‘biz / نَا ’ zamiri çokluk için değil azamet içindir. Bu ‘ ن ’a ‘azamet nunu’ denir. Tıpkı bizlerin saygıdeğer bir kimseye tek olduğu halde ‘Siz’ dememiz gibi.
Muhatab zamiri de ‘ كَ - أَنْتَ ’ hem sen manasına hem de dinleyenlere hitapta kullanılır. Dolayısıyla ‘Sana indirdik’ hitabı, aynı zamanda bütün Kur’an muhataplarına da racidir.
Günahlar, aşırılıklar, önce insanı zıvanadan, sonra da dinden çıkarır. Bunun için âyetin sonunda ‘Sana ineni ancak fasıklar inkar eder’ buyrulmuştur.
Sen riyâzet sarayında Nefsi al ki bendine
Fırsat bulup düşürmesin Nefsin seni fendine
✦ Şakk-ı Kamer: Bu mûcize, hiçbir peygambere nasip olmamıştır.
✧ Amcası Ebû Tâlib’le bir çölde gidiyorlardı. Ebû Tâlib çok susadığını söyledi. Resûlullah (sav) hayvandan yere indi: ‘Susadın mı?’ dedi. ‘Evet’ deyince, mübârek ayaklarının ökçesini yere vurarak su çıktı. ‘Amcam, bu sudan iç’ buyurdu.
✦ Resûl-i Ekrem (sav) Tebük gazvesinde gece at üstünde giderken uykusu geliyordu. O halde iken bir sidre ağacına rast geldiler. Ağaç ona yol verip atını incitmemek için ikiye ayrıldı. Resûl-i Ekrem (sav)’in hayvanı içinden geçti. Zamanımıza kadar o ağaç, iki ayak üstünde, o vaziyette kaldı.
✧ Peygamberimizin (sav) hicreti sırasında bir çoban onları görmüş, haber vermek üzere Mekke’ye gitmişti. Mekke’ye gelince, niçin geldiğini unutmuş, ne kadar hatırlamaya çalıştıysa da aklına getirememişti.
✦ Peygamberimizin sığındığı mağaranın ağzında Muğaylan isimli bir ağaç bitmişti. Bu ağaç, yüzyıllar içinde büyüyen bir ağaçtı.
✧ Efendimiz (sav), Abdilkays kabilesinden bir kavmin koyununun kulağını parmaklarının arasına alarak tuttu, sonra salıverdi. Kulaklarında onun izi kalmıştı. Ve bu iz, onda ve neslinde aynen devam etti.
✦ Hz. Peygamber (sav), seferlerinin birinde namaza dururken atına: ‘Biz namazdan fariğ oluncaya kadar yerinde dur, sakın ayrılma’ deyip önünde durdurdu. Peygamber (sav) namazını bitirinceye kadar bir âzâsını dâhi kıpırdatmadı.
✧ Peygamberimiz (sav), Kays b. Zeyd el-Cüzami’nin başına elini sürüp ona duâ etti. Yüz yaşında ak saçlı olarak vefat ettiği sırada Resûlullah’ın (sav) mübârek ellerini sürdükleri yer simsiyah duruyordu.
✦ Çok küçük ve sıska kalmış olan Abdurrahman b. Zeyd b. el-Hattab’ın başını okşadı ve duâ buyurdu. Hemen boy attı, vücutça bütün adamları geride bıraktı.