117- O göklerin ve yerin örneksiz (benzersiz) yaratıcısıdır. Bir işin olmasını istediği zaman ona yalnız ‘Ol’ der, o da oluverir.
Cenâb-ı Hakk’ın yaratma ‘ خَلْق / yaratma’ sıfatı, kulların sanatlarına asla benzemez. İnsanlar bir şey yapacakları zaman, zamana, mekana, malzemeye, hammaddeye, kuvvete, yardıma, örneğe, kalıba ve daha bir çok şeye ihtiyaçları vardır. O da ya olur, ya olmaz. İşçiliğine, malzemesine göre kalite düşebilir.
Oysa Yüce Allah bir şeyin olmasını dilediği zaman ‘Ol’ der, hemen olur. Bir sanat icra ederken örneğe, zamana, mekana, hammaddeye ve hiçbir şeye ihtiyaç duymadan eşsiz, benzersiz ve en güzel bir şekilde ortaya koyar. Zerreden küreye her şey O’nun muhteşem eseridir.
Âyette tağlib yoluyla yer-gök zikredilip, bütün mükevvenat kastedilmiş. (Cüz-kül alakası, mecazı mürsel)
Yaratma fiilinin patent hakkını kimseye vermemiş. Hiç kimse bir zerre veya bir çekirdek zarı veya bir tüy ya da daha küçük birşey yaratamaz. Çünkü herşeyin hammaddesi ve ilmi onun elindedir. ‘Her şeyin melekûtü yed-i kudretinde olan Allah yüceler yücesidir.’ (Yasin, 83) ‘Hiç yaratan bilmez mi?’ (Mülk, 14)
Bedi; benzersiz olan, hayret verici güzel,
O kendiyle kendidir, kendi zatına özel.
Mübdi; ilki olmayan, örneksiz yaratandır,
Ve onların tümünü, sararak kuşatandır.
İbda; bir şeyi, maddesiz ve bir zamanla mukayyet olmaksızın aniden, defâaten, yaratmaktır.
el-Bedî’, bütün varlıkları, eşi ve örneği olmaksızın, sanatkârane bir şekilde yaratan, misilsiz, hayret verici âlemler icat eden, hiçbir benzeri olmayan şeyler ortaya koyan demektir. Kur’an-ı Kerim’de iki defa geçer. (Bakara, 117, Enam, 101)
Bedi’ ismi, Allah’ın zâtında ve sıfatlarında misilsiz ve benzersiz olduğunu ifade eder ve ‘Muhalefetü’n-lil-havadis’ sıfatına dayanır. Yani hiçbir varlık, hiçbir cihetle O’na benzemez ve O, bütün bunlara muhaliftir.
Zâtı bütün zâtlara muhalif olduğu gibi, sıfatları da mahlukatın sıfatlarına muhaliftir.
‘Muhalif ’ kelimesi, ‘benzemez’ kelimesinden farklıdır. Mahlukat âleminden bir misal vermek gerekirse, ‘insanın kolu, ayağına benzemez,’ deriz, ama bu kolun; ruha ‘benzemediğinden’ değil, ‘muhalif olduğundan’ söz ederiz. Yani, kol ayrı bir mahiyettir, ruh ise ona muhalif apayrı bir mahiyettir.
Allah hem zâtı, hem sıfatları hem fiilleri ve icraatı bakımından bütün mahlukata muhalif olmakla misilsiz bir Bedi’dir.
Bedî, mübdî, ma'nâsınadır. Mübdi’, ibda' eden, yâni örneği bulunmayan bir şey icâd eden demektir. Bedî ile mübdi' arasındaki fark; bir şey ihtira edene mübdî, denilebilir; amma bedî’ denmez. Bedî’ hiç birinin de örneği ve misâli yokken, sayısız şeyler îcâd ve ihtira eden, düşünmeğe, araştırmağa muhtaç olmadan, kolaylıkla ve dâima misilsiz şeyler yaratmak, îcâd etmek âdeti ve kadîm sıfatı bulunan zât demektir ki, bu ma'nâca Bedî’ ancak Allahu Teâlâ Hazretleridir.
Zatının ortağı yok, sıfatların emsali,
Birbirine benzemez, fiillerin her hali.
Kıyas bile edilmez, misli bile olmayan,
Hiçbir şeye hiçbir an, hiç ihtiyaç duymayan.
Kula Düşen
Bedi'e iman edenler olarak sanata saygı göstererek sanatkarına şükrederken kendi işlerimizin güzel, sağlam ve faydalı olmasına dikkat etmeliyiz.
El- Bedi’ ismi, Allah’a (c.c.) her şeyin yaratıcısı olarak büyük bir hayranlığı ve O’nun güzel isimlerini yüceltmeyi gerekli kılar.
Her nasıl ve nereden bakılırsa bakılsın,
Âlemler yaratılmış, hayretlerle şaşılsın.
Hem de başka bir yerden, hiç malzeme almadan,
Daha önce benzer, örnekleri olmadan.
Sırları
el-Bedi ismini her gün (86) defa okuyan kimse kısa zamanda ummadığı ve beklemediği yerlerden yardım alır. Çeşitli nimetlere kavuşur ve zengin olur.
Bu ismin zikrine devam eden kimseler, şeref ve itibar sahibi olur, yüksek makam ve mevkilere kavuşurlar.
Zor bir işle karşılaşan birisi ‘Yâ Bedi’ ismini ‘Yâ bedîü's- semâvati ve'l-arz’ şeklinde okusa Allahü Teâlâ onun o zor işini halleder.
Bu ismi yazıp bir malın arasına konulursa o mal hep yeni kalır. Hiç eksimez.
✽ ✽ ✽
Esma-i Hüsna ile nasıl tedavi yapıldığına dair Dr. İbrahim Kerim anlatıyor:
Esma-i Hüsnanın tüm hastalıklara şifa olduğunu keşfettim. Tedavi şekli ise şöyledir: Ağrıyan yere elini koyarak Esma-i Hüsnayı okumaya devam etmek... Omurga hastalığı için de el Bedi ismi tavsiye edilmektedir.
Dünyaca ünlü saat firması bütün mamullerinden değişik olan tek bir adet saat yapmış ve; ‘bu kol saatini taktığınızda, onun dünyada tek ve sadece size ait olduğunu bilmeniz, mutluluk kaynağınız olacaktır’ şeklinde bir reklam vermişti.
Reklam yazısının altındaki 100 milyarlık fiyat da bunun herhalde önemli bir farklılık olduğunu gösteriyordu.
Acaba sizler de, şu anda sadece size ait olan bir şeyi görmek istemez misiniz?
‘Evet’ diyorsanız, elinizi kaldırıp parmaklarınıza bakmanız yeterlidir. Çünkü parmak uçlarınıza nakşedilen desenlerin bir benzeri başka hiç bir canlıda mevcut değildir. Her insanın farklı simalarda olmasının yanı sıra, parmak uçlarındaki desenlerin de birbirine benzememesi, Adem Aleyhisselam zamanından bu yana yaratılan milyarlarca insanın, simasını ve parmak izlerini ilminde muhafaza eden bir zatın varlığına delildir.